Wednesday, October 17, 2012

Veni Vidi Vici

Tuna ile 11 senedir evliyiz, dile kolay.. cok az konuda dramatik olarak farkli dusundugumuz olur... Sagolsun, varolsun iyi kocadir, iyi damattir, hepsinden daha iyi bir babadir..Birbirimizden pek fazla sikayetimiz olmaz gunluk hayatta. Evet, biliyorum, ne mutlu bize, bravo, masallah.. vs.. vs... Ama kesinlikle anlasamadigimiz, herseferinde oyle ya da boyle kavgaya tutustugumuz ve birbirimize bir turlu tolerans edemedigimiz tek bir konu vardir ki o da tatil anlayisimizdir. Birbirimizi en cok gordugumuz donemin tatiller oldugunu  ve bu donemi de birbirimizin burnundan getirdigimizi dusunursek evliligimizin yukarida saydigim meziyetlerini tekrar gozden gecirmeli miyiz, bilmiyorum..

Saka bir yana.. Ben tatillerin yerinde duranini, beni cok yormayanini severim. Guzel bir otelde layigiyla kalmaliyim mesela, yedigim ictigim duzgun olmalidir. Hele cocuklar etrafimdaysa, oteldeki doktordan cocuk havuzuna kadar herseyimiz tam olmalidir. Daga tepeye cikip risk almam, kendimi ve kimseyi zorlamam, efendi gibi dinlenir, temel kulturel turlarimi yapar, yuvama donerim. Bundan otesini zaten yorgun kafam ve bedenim goturmez.

Tuna'da ise bendekinden degisik ve kimsede daha once rastlamadigim bir turist geni vardir. Sebebini kucuk yaslardan beri ailecek arabalariyla ve kisitli butceyle ciktiklari Avrupa seyahatlerine bagliyorum. Dusunun bu uc kafadar (Tuna, annesi, babasi) 80li senelerde dura kalka kucuk arabalariyla taa Kibris'tan Ingiltere'ye gelirlermis, artik Allah nasil bir gezme gorme aski verdiyse...Bugune gelinmis, aradan gecen 30 sene ve asilan yuzbinlerce km sonra bu ask masallah sonmek bilmemis.. Sonunda da tek rehber kitabinin kaciracagi yerler olur korkusuyla ikinci bir kitap almadan yola cikmayan, tatilden onceki 3 hafta boyunca bir proje titizliginde gunlerimizi planlayan, tatil boyunca da cocuklar gibi heyecandan sabahin korunde uyanan, ustelik yolda uyuyan filan olursa Allah korusun, uyandirip etrafa bakmasi gerektigini ogutleyen bir gezgin olmus.

Simdi, biz coluk cocuga karisana kadar bu ikimizdeki farkli turist genleri hayatimizin her safhasinda yaptigimiz gibi pazarlik sonucu orta halli bir yol buldu. Bir tatil fikri aklimiza dusmeye gorsun; once Tuna heyecanla haritalarina ve planlarina gomulur, ben de soylenmeye baslardim.. Istenilen istikamete varidgimizda; ben otele gidelim diye cekistiredurayim,Tuna o muze senin, bu katedral benim, bizi oraya buraya surukler, ama sonunda yine de gitmek istedigi heryeri tamamlayamadan tatili bitirirdi. Yine de arabayla ciktigimiz yolculuklarda "aa, bak goruyor musun, kaybolduk!!" numarasiyla cok koy kasaba gezdirmistir  bana, anlamadim sanilmasin.

Biz boyle cekiseduralim, son 3 senede bu denkleme bir de iki cocuk eklendi, malumunuz.. Gecenlerde 2 yasinda yegeniyle tatile giden yakin bir arkadasimiz gelir gelmez ustune bir 2 hafta daha izin aldi.. Tamamiyle hakliydi, cocuklu tatil zaten basli basina bir macerayken eminim Tuna da artik biraz daha hafiften alacakti..

Diye dusunuyordum gecen hafataki Italya seyahatimizden once...


3 comments:

Asortik Krep said...

Çok merak ettim :)

Ebru Brooks said...

Sabırsızlıkla bekliyorum :-)

Meto said...

hahha bayıldım bu yazıya :))) sanırım ben de tam Tuna gibiyim..