Thursday, February 21, 2008

hava durumu


daha 6 bile olmamis saat halbuki, ariyorum, adam kalmamis memleketteki hicbir bankada... nefes nefese acti telefonu kursat bey, " kar bastirdi muge hanim, herkes servislere kostu hadi ben de cikiyorum, yarin da konusur muyuz bilmem hava boyle giderse!" dedi.... o servisine ben kafamin icinde gizli huzurlu bir yere kosarak uzaklastik birbirimizden.... ah, canim kar, guzel kar... ne kadar da uzun olmustu ben soyle lapa lapa yagan bir kar gormeyeli... once bir soylenme efekti: nasil bir memlekette yasiyoruz anlamadim ki?? kisin kara, yazin gunese hasret...uzun zamandir havalari kritik etmeyi unutmustum baska seyleri kritik etmekten, iyi hatirlattin kursat bey, bak tekrar dondum kafami havaya kaldirip burun kivirma sendromuma..

ama guzel olmaz miydi simdi.... soyle bir kar yagsa, oyle cok yagsa ki disari bakinca gozlerimi alsa... sokaklar, caddeler kapansa, hicbirimiz kapidan disari adimini atamasa! Cocuklar bagira cagira okula, buyukler de gizlice sessizce ise gidemiyoruz diye havalara ucsa... Bunun ustune caylar koyulsa, soyle uzun bir kahvalti baslasa en tembelinden... babam diyorum mesela, hani o karli sabahta kirdigi gibi yumurta kirsa sari sahanina.. ardindan tum yapilmis planlar aksasa, mecburiyetten..telefonlar acilsa, "yaa maalesef, hava malum" dense kapanasa... kollar bacaklar hala sicak olan pijamalarin, ayaklar terliklerin icine giriverse yeniden, tam da bunye kapidan cikmaya hazirken... Su evi de isitamadik bi turlu dese evin annesi, kombiyi iki derece daha arttirsa... Allah'in, bu kadar calismis yorulmus kullarina mukafat olarak verdigi belesten bir gun olsa... biz heder olmus insanciklar soyle azicik kendimizi toplayip, hayatlarimizin bataryalarimizi doldurana kadar su kar bir yagsa, bir daha hic kalkmasa...


diyor, hemen ardindan turkiyedeki son hava sartlari yuzunden uzunyayla civarinda bir otobusun icinde 40 saat mahsur kalmis kardesimi de anmadan gecemiyorum... bu kar kis hep de boyle guzel gelmiyor bazen ya, neyse bana hayali yeter zaten..

No comments: